Suudi Arabistan, 1952 yılından bu yana süregelen alkol yasağında önemli bir değişikliğe imza atarak, sınırlı çerçevede alkol satışına izin verdi. Ülkenin başkenti Riyad’da yalnızca yabancı diplomatik misyon personeline yönelik açılacak özel bir mağazada satış yapılacağı açıklandı. Bu karar, Suudi toplumunun geleneksel yapısında ve İslam hukukuna dayalı sisteminde kırılma noktası olarak görülüyor.
Yasağın kalktığı alan, diplomatlarla sınırlı tutulsa da kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Alkol satışı sadece kayıtlı diplomatlara özel olarak erişilebilecek, kimlik kontrolü yapılacak ve kişi başına alım sınırı uygulanacak. Tüm sürecin denetimi Zakat, Tax and Customs Authority (ZATCA) tarafından yürütülecek. Böylece, alkolün kontrolsüz şekilde yayılmasının önüne geçilmesi hedefleniyor.
1951 yılında dönemin kralının oğlunun sarhoş halde bir İngiliz diplomatı öldürmesi sonrası ülkede alkol tamamen yasaklanmış, 1952 yılında yürürlüğe giren yasa ile bu yasak resmileştirilmişti. O tarihten bu yana ülkede alkol tüketimi, bulundurulması ve satışı hem dinî hem de hukuki olarak ciddi yaptırımlara tabi tutuldu.
Ancak Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın öncülüğünde yürütülen Vizyon 2030 reformlarıyla birlikte Suudi Arabistan, sosyal ve ekonomik yapısını dönüştürmeye başladı. Sinemaların yeniden açılması, kadınlara araç kullanma izninin verilmesi, konser ve karma etkinliklerin düzenlenmesi gibi değişimlerin ardından gelen alkol kararı, reform sürecinin en dikkat çekici adımlarından biri oldu.
Karara yönelik toplumdan farklı tepkiler yükseldi. Reformu destekleyen kesimler bu adımı modernleşme yönünde atılmış cesur bir hamle olarak değerlendirirken, muhafazakâr çevreler ise ülkenin İslami değerlerinden uzaklaştığını öne sürerek karara karşı çıktı. Sosyal medyada sıkça dile getirilen sorular arasında, uygulamanın gelecekte halkın geneline yayılıp yayılmayacağı dikkat çekiyor. Dinî otoritelerden henüz resmi bir açıklama gelmezken, bazı din adamlarının karara mesafeli durduğu biliniyor.
Uzmanlara göre bu adım yalnızca diplomatik çevreler için değil, ülkenin dışa açılımı ve yabancı yatırımcı çekme hedefi açısından da stratejik bir hamle olarak değerlendiriliyor. Özellikle Körfez ülkeleriyle yaşanan ekonomik rekabetin Suudi Arabistan’ı bu yönde daha esnek adımlar atmaya zorladığı belirtiliyor.
Alkol satışının halk nezdinde nasıl karşılık bulacağı, bu kararın gelecekte daha geniş kapsamlı bir dönüşüme kapı aralayıp aralamayacağı ise önümüzdeki dönemde netlik kazanacak.
Haber Avrupa Medya
#SuudiArabistan #Riyad #AlkolSatışı #Vizyon2030 #MuhammedBinSelman #DiplomatikMağaza #İslamiYasalar #ToplumsalDönüşüm #OrtadoğuGündemi #AvrupaMedya